4 Mart 2013 Pazartesi

gurur tablosu


gururum idam sehpasındaki mahkum gibi asi...
bırakıp gitmişliğinin ardından ağlayamam..
ne zaman buğulansa özleminin demindeki gözlerim, enseme yapışır gururum.. anarşist duygular baş gösterirken filizlenecek umutlarıma..
ne özleyebiliyorum utancımdan.. 
ne de geriye bakınabiliyorum gururumdan.. 
özlemek dem vururken asi isyanlarıma.. 
gurbet hasreti çektirecek oluyor gururum bana. 
sen, 
benden giderken, karşılığında da 
bir benden gidiyorum bende. 
serzenişlerim bir kıyı kadar sessiz kalıyor özlemimin yanında.. 
hiçbir şey bırakmıyorum yerli yerinde, 
dağıtıyorum ucu bucağı görünmeyen hasretimi.. dilime tercüman bulamıyorum, 
susup kalıyorum.. 
kelimeler yetmiyor.. 
ne bir bakışta bulabiliyorum cevabımı, 
ne de 
bir sessizlik yanıtlıyor cevapsız sorularımı.. 
özlemek...
bulamıyorum cevabını... 

susarken özlemek.. 
en iyi bildiğin sorunun cevabına öylece nokta koymakmış 
bir sonraki soruyu es geçerek bir daha geri dönmeyerek.. 
asi olmakmış, 
yalnız fırtınalar süslü kara bulut kaplı gecelerde.. 
belki bir gün ben olurum 
kendimi bulurum 
ya da bir taburede asılı dururum 
ama 
hiç bir zaman ölmez şu acımasız kansız gururum!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder